Sonuç olarak, Türkiye'nin merkez bankasından gelecek olan bu önemli karar ve enflasyon verileri, sadece ekonomik dengeleri değil, aynı zamanda bireysel yatırımcıların, şirketlerin ve finans kuruluşlarının stratejilerini de doğrudan etkileyecek. Yıl sonu için ortaya konan politika faizi beklentileri ve bu süreçte enflasyonun nasıl bir seyir izleyeceği, ekonomik yönelimlerin ve piyasa hareketlerinin şekillenmesinde belirleyici olacak unsurlar arasında yer alıyor.

2024 yılı itibarıyla Türkiye ekonomisinin büyüme oranı geçtiğimiz yıl yüzde 3,2 olarak gerçekleşti. 2024'ün son çeyreğinde de benzer bir büyüme oranı öngörülüyor. Kişi başına düşen Gayri Safi Yurt İçi Hasıla (GSYH) ise 507 bin 615 lira (15 bin 463 dolar) olarak hesaplanırken, döviz kurundaki seyir piyasalardaki gelişmelerle birlikte yatırımcılar tarafından yakından izleniyor. Dolar/TL de, haftayı bir önceki kapanış fiyatının yüzde 0,15 üzerinde 36,5000 seviyesinden kapattı.

Yurt içindeki ekonomik durumu değerlendirirken, önümüzdeki hafta piyasa katılımcılarının dikkat edeceği birçok veri bulunuyor. Pazartesi günü enflasyon verileri, ardından yurt içi Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE), imalat sektörü PMI, bankacılık sektörü net karı gibi önemli veriler takip edilecek. Salı günü reel efektif döviz kuru açıklanacakken, Perşembe günü Merkez Bankası'nın faiz kararı ve Cuma günü piyasa katılımcıları anketi, Hazine nakit dengesi verileri beklentilerin şekilleneceği günler olarak görülüyor.

Özetle, Türkiye ekonomisinde bu hafta önemli bir dönüm noktası yaşanacak. Faiz indirimleri ve enflasyon verileri, yatırımcıların karar verme süreçleri üzerinde etkili olacak. Piyasalardaki dalgalanmaların, hem ulusal hem de uluslararası düzeydeki ekonomik gelişmelere bağlı olarak ne yönde şekilleneceği ise merak konusu.